Geçmişiniz geleceğinizi oluşturmasına müsade etmeyin. Dizginleri ele geçirin. Kariyer, liderlik ve girişimcilik sizin ..
Read More
Hiç düşündün mü, “Ben yeterli değilim” cümlesi nereden geliyor? Gerçekten senin sesin mi, yoksa başkalarının yıllar önce sırtına yapıştırdığı bir etiket mi? Bu bölümde, beyninin size oynadığı oyunlarını açığa çıkarıyorum: 🧠 Paradoksal plastisite nasıl seni aşağı çeker? 🧠 Beynin neden bazen senin en büyük düşmanın olur? 🧠 Etiketlere rağmen ayağa kalkıp kendi potansiyelini nasıl ateşleyebilirsin? Sana hem sahadan gerçek hikâyeler hem de bilimsel kanıtlarla şunu göstereceğim: 👉 Düşündüğünden çok daha fazlasısın. Dinlemeye cesaretin varsa, bu bölüm zihnindeki zincirleri kırabilir. Plastisite var, bahane yok! 🔥
Read More
Araştırmalar, mükemmeliyetçiliğin genellikle anne-babanın yüksek beklentileri veya çevresel beklentiler sonucu oluştuğunu söylüyor. Daha iyisini yapabilirsin. Daha iyisi olmak zorundasın. Hep daha fazlası, hep daha iyi, hep daha mükemmel. orun yüksek beklenti içinde olunması değil. Asıl sorun, gerçek dışı beklentilerin bize başarı hikayesi diye satılması Ve bu beklentinin doğurduğu mükemmeliyetçiliğin, bir noktada patolojik - hastalıklı bir duruma dönüşmesi. Ne yapabilirsin?
Read More
"Peynirimi Kim Kaptı?" (Who Moved My Cheese?), Spencer Johnson tarafından yazılmış kısa bir hikayedir ve değişimle başa çıkma üzerine bir metafor içerir. Hikaye, bir labirentte yaşayan iki fare (Koşarca ve Koklarca) ve iki insan (Mırın ve Kırın) karakteri üzerinden anlatılır. Bu dört karakter, labirent içinde sürekli peynir arar. Peynir, insan hayatında mutluluk, başarı, kariyer, ilişki veya herhangi bir hedefi simgeler. Başlangıçta karakterler bol miktarda peynir bulur ve oraya alışırlar. Ancak bir gün peynirleri ortadan kaybolur. • Fareler (Koşarca ve Koklarca): Hemen değişime adapte olup, yeni peynir arayışına girerler. • Mırın: Değişime direnç gösterir, eski peyniri geri getirmeye çalışır, şikayet eder ama harekete geçmez. • Kırın: İlk başta korkar ve direnç gösterir, ama sonra değişimin gerekli olduğunu fark eder ve yeni peynir arayışına katılır.
Read More
Nörobilimsel Koçluk klasik anlamda bilinen koçluğun soru sormak boyutunun çok ötesinde Koç...
Read More
Yöneticiler koçluk eğitimi almamalıdır! Evet, bu sözüme “koçluk eğitimini satan insanlar çok...
Read More
Kendinizi tembellikle suçlamayı bırakın. Beynimiz hedef odaklı olmayı sevse bile anlık bir tatmini, kısa sürede elde edilecek keyfi öncelikler. Mümkün olan az efor harcamayı ve az iş yapmayı buna karşılık da en fazla tatmini almak ister. Beynimizi güneşin tadını çıkartan kedi yavrusuna benzetebiliriz. Acı ve haz duygusunun hayatınızı yönettiğini fark edin davranışlarınızı değiştirin. İşte bu nedenle kilo vermek isteyen insanlar spor egzersizi sonrasında kötü bir beslenmeyi zaten spor yaptım diyerek normalleştirebilir. Ya da sosyalleşmenin vereceği duygusal tatmini kendisini geliştirme fırsatına tercih edebilir. Çünkü sosyalleşme o anda o tatmini verir, gelişim fırsatı adı üstünde önce gelişme sonra da o fırsatı yakalamayı yani ötelenmiş - gelecekteki bir beklentidir.
Read More
İş hayatında her şeye rağmen neden istifa ettim. Bugün çalıştığım yol arkadaşlarım nasıl başarıyor.
Read More
Sizin hayatınızda yaşadığınız en büyük ikilem neydi bilmiyorum ama benim en büyük ikilemlerimden birini oluşturdu; “Kurumsal hayatta devam mı ? Yoksa artık kendi ayaklarım üzerinde durmak mı?”. Çünkü kurumsal ve girişimciliğin zihnimdeki karşılığı çok farklıydı. Bu makale konuya nörobilimsel perspektiften bakmaktadır.
Read More
Kariyerinde nasıl ilerlersin? İçinde bulunduğun sıkışmışlıktan nasıl çıkarsın? Sana nasıl yardımcı olabilirim.
Read More