HBR Türkiye Ocak 2023 Makalem
Hangimiz iş hayatında o proje senin bu proje benim çalışmadı?
Aramızda kaçımız terminlere yetişmeye çalışmaktan “bu yılda ne kadar çabuk geçti” dedi?
Bugün geriye dönüp baktığında kimler “Aman Allah’ım.. 3-5-10 yıl oldu, ben hala aynı kurumda aynı yerdeyim” diye söylendi.
İş dünyası çok talepkar ve maalesef çoğu zaman bizim kendimizin önüne geçerek zamanın nasıl geçtiğini fark ettirmiyor. Sonra bir gün geliyor, tüm emeklerimize rağmen amaçladığımız kariyere ulaşamadığımızı fark ediyor, küsüyor, depresyona giriyor, başta kendimiz olmak üzere her şeyden uzaklaşıyoruz.
Çünkü,
- Yetkin olmayan bir arkadaşınızın size göre çok daha iyi bir kariyer yaptığını görebiliyorsunuz,
- Yıllar içinde size bin bir söz verilmişken, sözlerin tutulmayabileceğini ve her seferinde laf ebeliği yapılabileceğini öğrenebiliyorsunuz,
- Odağınıza işinizi ve kurumunuzu almışken, aileden, sağlığınızdan feragat ettiğinizi fark ediyor ama karşılığını alamıyorsunuz.
İşin kötüsü yaşadığınız hayal kırıklığı sizi işinize karşı soğuturken, yılların getirdiği yılgınlık, yaş, çevresel etkenler (örneğin “bu saatten sonra iş değiştirilir mi?” cümlesi mesela tanıdık geliyor mu?) ayaklarınızda bir pranga misali sizi olduğunuz yere mıhlıyor. Esnekliğinizin azaldığını, kaybedeceğiniz çok fazla şeyin olduğunu düşünmeye başlıyorsunuz. Hareketsizleşiyorsunuz!
Durum düşündüğünüz kadar trajik ve bir o kadar da vahim mi?
Gerek kendi gerekse koçluk yolculuğuna eşlik ettiğim yol arkadaşlarıma baktığımda, sorunun kariyere verdiğimiz anlamdan kaynaklandığını anlıyorum. Kariyer yolculuğunda üç kavramın çok ama çok önemli olduğunu düşünüyorum.
- Zaman
- Hedef
- İnat
Zaman, zihnimizde kurguladığımız, kariyerde belirli dönemlerde kırılım noktaları olan anlar ya da an dilimleri. Örnek, iki yılda yönetici olmak, dördüncü yıl expat pozisyonu almak, altıncı yıl Cxx, 8-10. yıl kendi işini yapmak, … gibi.
Hedef, kariyerde ulaşılmak istenilen ana kırılım noktaları. Yukarıdaki örnekte yöneticilik, expatlık, kendi işini yapmanın her biri farklı zaman dilimleri için konulmuş hedefler.
İnat; kişilerin hedeflediği yere gelme azmi (olumlu anlamda) ya da hırsı (olumsuz anlamda) olarak da tanımlanabilir. İnadın burada çok kritik bir rolü var, doğru karar veremez ve inat ederseniz, işte o zaman geriye dönüp baktığınızda “eyvah ben ne yaptım!” diyebilirsiniz. Size bir itirafta bulunayım mı? Kurumsal kariyerde öyle bir inat ettim ki, hiyerarşik pozisyonu almak yıllarıma mal oldu. Bu inat o gün için doğru bir yaklaşımken, bugün geriye dönüp baktığımda çok fazla zaman kaybettiğimi fark ediyorum.
Peki nasıl daha erken uyanabilirdim?
Makaleyi okumak için tıklayın….
Not: HBR Türkiye’ye ücretsiz üye olarak her ay 3 makaleyi ücretsiz okuyabilirsiniz.
Potansiyelini Ateşleye Katılanlar Ne Nedi?